Majör Depresyon Nedir?
Pek çok kişi şunu diyebilir: Depresyonu biliyoruz ama majör depresyon ne demek? Majör depresyon, aslında depresif bir bozukluk türüdür ancak daha şiddetli belirtilerin görülmesi halinde majör depresif bozukluk adını alır. Majör depresyon, kişinin duygusal, bilişsel ve fiziksel sağlığını etkileyen ciddi bir ruh sağlığı bozukluğudur. Majör depresyon belirtileri, kişiden kişiye değişebilir, ancak genellikle aşağıdakileri içerir:
- Sürekli mutsuzluk veya üzüntü
- Hayattan zevk alamama
- Yorgunluk ve enerji kaybı
- Odaklanma ve konsantrasyon güçlüğü
- Karar vermede zorluk
- Uyku sorunları
- İştah değişiklikleri (iştah artışı veya iştah kaybı)
- Kendine zarar verme veya intihar düşünceleri
Depresyon, dünyanın en yaygın ruh sağlığı bozukluğudur. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, her 10 kişiden 1’i hayatının bir noktasında majör depresif bozukluk yaşayacaktır. Depresyonun nedenleri tam olarak bilinmemektedir, ancak genetik, beyin kimyası ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonunun rol oynadığı düşünülmektedir. Genetik faktörler, kişinin depresyona yakalanma riskini artırabilir.
Beyin kimyası faktörleri, beyin kimyasallarında dengesizliklere neden olabilir ve bu da depresyona yol açabilir. Çevresel faktörler, stres, travma veya yakın birinin kaybı gibi depresyona neden olabilir. Depresyon tedavi edilebilir bir hastalıktır. Depresyon tedavisi, kişinin belirtilerine ve genel durumuna bağlı olarak değişir. Depresyonun tedavisi için genellikle ilaç tedavisi, psikoterapi veya her ikisinin birlikte kullanımı uygulanır.
Majör Depresyon Belirtileri Nelerdir?
Majör depresif bozukluk belirtileri kişinin yaşamını oldukça fazla şekilde olumsuz etkilemektedir. Ancak yukarda saydığımız bazı belirtilerin ortaya çıkması kişide her zaman depresif bir bozukluk olduğunu da göstermemektedir. Ağır depresyon belirtileri kişide en az iki haftadan fazla şekilde görülmesi gerekmektedir. Ayrıca majör depresif bozukluk belirtileri günün çoğunda görülmeli ve yineleyen şekilde kişinin yaşamını etkilemelidir.
Tüm bu belirtilerin bir ilaç veya fiziksel bir sorundan kaynaklanmıyor olması da kişide majör depresif bozukluğu işaret ediyor olabilir. Bu durumda kişinin yine kendi kendine ağır depresyon tanısı koyması doğru olmayacağı için bir uzmandan yardım alınmalıdır. Depresyon belirtileri, kişiden kişiye ve depresyonun şiddetine göre değişiklik gösterebilir. Ancak, depresyonun en yaygın belirtileri şunlardır:
Duygusal Majör Depresyon Belirtileri
- Sürekli üzgün hissetme: Depresyonda olan kişiler, sürekli olarak üzgün, mutsuz veya umutsuz hissederler. Günlük aktivitelerden zevk alamazlar ve ilgilerini kaybetmeye başlarlar.
- Umutsuzluk, çaresizlik veya karamsarlık duyguları: Depresyonda olan kişiler, gelecek hakkında umutsuz ve çaresiz hissederler. Karamsar bir bakış açısına sahip olabilirler ve her şeyin kötüye gideceğini düşünebilirler.
- Değersiz veya suçlu hissetme: Depresyonda olan kişiler, kendilerini değersiz veya yetersiz hissederler. Kendilerini suçlu veya utanç verici hissedebilirler.
- İlgi ve zevk kaybı: Depresyonda olan kişiler, bir zamanlar zevk aldıkları şeylere ilgilerini kaybederler. Arkadaşlarıyla veya aileleriyle vakit geçirmekten, hobileri yapmaktan veya sevdikleri şeyleri yapmaktan keyif alamayabilirler.
- Sinirlilik veya aşırı hassasiyet: Majör depresyon tanısı olan kişiler, sinirli veya aşırı hassas olabilirler. Küçük şeylere bile öfkelenebilir veya üzülebilirler.
Fiziksel Majör Depresyon Belirtileri
- Yorgunluk veya enerji eksikliği: Depresyonda olan kişiler, genellikle yorgun ve enerjisiz hissederler. Günlük aktiviteleri yapmak için çok fazla çaba sarf edebilirler.
- Uyku düzensizliği (uyuyamama veya aşırı uyuma): Depresyonda olan kişiler, uykuya dalmakta veya uyanık kalmakta zorlanabilirler. Bazıları çok fazla uyumaya başlarken, diğerleri hiç uyuyamayabilir.
- İştah değişiklikleri (kilo alma veya kilo verme): Majör depresyon bozukluğu olan kişiler, iştahlarında değişiklik yaşayabilirler. Bazıları daha fazla yemek yemeye başlayabilir ve kilo alabilirken, diğerleri iştahlarını kaybedebilir ve kilo verebilir.
- Konsantrasyon zorluğu veya karar verme zorluğu: Depresyonda olan kişiler, konsantre olmakta veya zor kararlar vermekte zorlanabilirler.
- Fiziksel ağrılar veya rahatsızlıklar: Depresyonda olan kişiler, baş ağrısı, sırt ağrısı, mide bulantısı veya diğer fiziksel ağrılar veya rahatsızlıklar yaşayabilirler.
Düşünsel Majör Depresyon Belirtileri
- Kendini değersiz veya yetersiz hissetme: Majör depresyon tedavisi olması gereken kişiler, kendilerini değersiz veya yetersiz hissederler. Yetersiz olduklarına veya başkalarına göre daha az değerli olduklarına inanabilirler.
- Gelecek hakkında umutsuzluk veya karamsarlık: Majör depresif bozukluk sorunu olan kişiler, gelecek hakkında umutsuz ve karamsar hissederler. Bir şeyin iyiye gideceğine inanmayabilirler.
- Karar verme veya odaklanma zorluğu: Majör depresyon hastalığı olan kişiler, karar vermekte veya odaklanmakta zorlanabilirler. Basit bir görevi bile tamamlamak için çok fazla çaba sarf edebilirler.
- İntihar düşünceleri veya planları: Ağır depresyon belirtileri olan kişiler, intiharı düşünebilir veya planlayabilirler. İntihar düşünceleriniz varsa, lütfen hemen yardım alın.
Majör Depresyon Neden Olur?
Majör depresyon nedenleri kesin olarak bilinmemekle birlikte hem genetik hem de çevresel faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir. Depresyon, aile üyelerinde daha yaygın görülen kalıtsal bir hastalıktır. Bu, depresyona neden olan genlerin olabileceğini düşündürmektedir. Depresyona neden olabilecek bazı çevresel faktörler mevcuttur. Bir yakının kaybı, boşanma, iş kaybı veya hastalık gibi önemli yaşam olayları depresyon riskini artırabilir.
Stres, depresyona neden olabilecek veya mevcut bir depresyonu kötüleştirebilecek bir faktördür. Tiroid sorunları, hipofiz bezi sorunları ve bazı ilaçlar depresyona neden olabilir veya mevcut bir depresyonu kötüleştirebilir. Alkol ve madde kullanımı, majör depresyon riskini artırabilir veya mevcut bir depresyonu kötüleştirebilir. Ayrıca ağır depresyon belirtileri belli olaylardan ve risk faktörlerinden sonra ortaya çıkabilir.
- Sevdiğiniz birinin ölümü veya kaybı
- Boşanma veya önemli bir ilişki sonu
- İş kaybı veya önemli bir yaşam değişikliği
- Fiziksel veya cinsel travma
- Madde kullanımı veya bağımlılığı
- Tıbbi bir durum
- Genetik yatkınlık
Peki bazı durumlara maruz kalan kişilerin ağır depresyon belirtileri sergileme açısından riskleri değişebilir mi? Evet, kesinlikle bazı olaylar veya durumlar kişinin depresyona yakalanma ihtimalini oldukça radikal şekilde değiştirebilir. Majör depresyon riskini artıran faktörler şunlardır:
- Kadın olma: Kadınlar, erkeklerden daha fazla depresyona yakalanma eğilimindedir.
- Ailede depresyon öyküsü olma: Ailesinde depresyon öyküsü olan kişilerin, depresyona yakalanma riski daha yüksektir.
- Madde kullanımı veya bağımlılığı: Madde kullanımı veya bağımlılığı olan kişilerin, depresyona yakalanma riski daha yüksektir.
- Tıbbi bir durum: Bazı tıbbi durumlar, depresyon riskini artırabilir.
- Yaşam tarzı faktörleri: Sağlıksız bir yaşam tarzı, depresyon riskini artırabilir.
Majör Depresyon Tedavisi
Majör depresyon tedavisi olan bir ruhsal bozukluktur. Depresyon tedavi edilebilir bir sorundur ancak bir yandan da tekrarlayabilen bir ruhsal sorundur. Depresyonun tedavisi için mutlaka profesyonel müdahale şarttır. Hatta profesyonel destek alınırken de depresyonun ilaçlarla beraber psikoterapi yöntemi kullanılarak tedavi edilmesi gerekmektedir. Ağır depresyon tedavisi için önerilen tedavi yöntemi biraz önce de belirttiğim gibi tıbbi ve psikolojik yardımın birlikte alınmasıyla gerçekleşir.
Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bir araştırmaya göre yalnızca tıbbi tedavi alınarak depresyona müdahale edilmesi halinde depresyonun tedavisi tam anlamıyla etkili olmayabilir. Bu çalışmada 100 majör depresyon hastasından 50’sine yalnızca antidepresan ağırlıklı ilaç tedavisi verilirken diğer 50 kişiye aynı ilaçlara ek olarak psikoterapi uygulanmıştır. Uzun vadeli şekilde her yıl gözlemlenen bu kişilerin ileriki yıllarda majör depresyon atakları geçirip geçirmediklerine bakılmıştır.
Majör depresyon için en iyi ilaç uygulaması dahi yapılsa uzun vadede tekrarlamalar görülmüştür. Hatta yalnızca ilaç kullanan kişilerin yüzde 75’inde majör depresif bozukluk ataklarının tekrarladığına rastlanırken hem ilaç hem de psikoterapi yardımı alanların sadece yüzde 20’sinin depresif ataklarına rastlanmıştır. Üstelik psikoterapi sürecinden geçenlerin depresif atakları da majör depresyon yerine daha hafif şiddette geçirdikleri de gözlenmiştir. Şimdi majör depresyon tedavisini biraz daha detaylı inceleyelim.
Majör Depresyon İlaçları
Antidepresanlar, majör depresif bozukluk ve diğer ruh sağlığı durumlarını tedavi etmek için kullanılan ilaçlardır. Beyindeki serotonin ve norepinefrin gibi nörotransmitterlerin seviyelerini artırarak çalışırlar. Bu nörotransmitterler, ruh hali, duygu ve davranışlarda rol oynar. Antidepresanlar, bu semptomların şiddetini ve sıklığını azaltmaya yardımcı olabilir.
Örneğin, bir kişi depresyondayken, sürekli üzgün hissedebilir ve hiçbir şeyden keyif alamayabilir. Antidepresan tedavisi, bu semptomların azalmasına yardımcı olabilir ve kişinin günlük yaşamını sürdürmesine yardımcı olabilir. Antidepresanlar, etki mekanizmalarına göre sınıflandırılabilir. Etki mekanizmalarına göre antidepresan türleri şunlardır:
- Trisiklik antidepresanlar: Bu antidepresanlar, serotonin ve norepinefrin seviyelerini artırarak majör depresyon sorununu çözmeye çalışırlar. Trisiklik antidepresanlar, ilk nesil antidepresanlardır ve genellikle diğer antidepresanlardan daha fazla yan etkiye neden olurlar.
- Monoamin oksidaz inhibitörleri (MAOI’ler): Bu antidepresanlar, serotonin, norepinefrin ve dopamin gibi nörotransmitterlerin yıkımını yavaşlatarak çalışırlar. MAOI’ler, majör depresyon tedavisinde diğer antidepresanlardan daha güçlüdür, ancak aynı zamanda daha fazla yan etkiye neden olabilirler.
- Selektif serotonin geri alım inhibitörleri (SSRI’lar): Majör depresyon tedavisinde kullanılan bu türde ilaçlar, serotoninin geri alımını bloke ederek çalışırlar. SSRI’lar, en yaygın olarak kullanılan antidepresan türüdür ve genellikle diğer türevlerinden daha az yan etkiye neden olurlar.
- Serotonin-norepinefrin geri alım inhibitörleri (SNRI’lar): Bu antidepresanlar, serotonin ve norepinefrinin geri alımını bloke ederek çalışırlar. SNRI’lar, SSRI’lara benzer şekilde çalışır, ancak genellikle daha güçlü bir etkiye sahiptirler.
- Norepinefrin ve dopamin geri alım inhibitörleri (NDRI’lar): Bu gruptaki ilaçlar, norepinefrin ve dopaminin geri alımını bloke ederek çalışırlar. NDRI’lar, genellikle diğer antidepresanlardan daha az yan etkiye neden olurlar, ancak genellikle daha az etkilidirler.
- Atipik antidepresanlar: Bu antidepresanlar, serotonin, norepinefrin ve dopamin gibi nörotransmitterlerin seviyelerini artırarak veya azaltarak veya bunların geri alımını etkileyerek çalışırlar. Atipik antidepresanlar, diğer türevlerinden farklı bir etkiye sahiptir ve genellikle diğer antidepresan ilaçlarla birlikte kullanılırlar.
Ağır Depresyon Tedavisinde Psikoterapi
Majör depresyon tedavi edilebilir bir ruhsal sorundur ve psikolojik yardım almak bu noktada en iyi yöntemdir. Psikoterapi, kişinin düşünce, duygu ve davranışlarını değiştirmeyi amaçlayan bir tedavi yöntemidir. Depresyon tedavisinde en etkili olduğu gösterilen psikoterapi türü bilişsel davranışçı terapi (BDT)’dir. BDT, kişinin olumsuz düşüncelerini ve davranışlarını değiştirmeyi amaçlar.
Örneğin, bir kişi depresyondayken, olumsuz düşüncelere sahip olabilir, örneğin “Ben değersizim” veya “Her şey hep benim başıma geliyor”. BDT, bu olumsuz düşünceleri daha gerçekçi düşüncelerle değiştirmeye yardımcı olabilir. Ayrıca, kişinin kendine zarar verici davranışlarını değiştirmeye yardımcı olabilir. Bilişsel davranışçı terapi depresyon tedavisi için etkili bir yöntemdir. Bilişsel davranışsal ekol, kişinin olumsuz düşüncelerini ve davranışlarını değiştirmeye yardımcı olarak majör depresyon belirtilerini hafifletebilir. BDT, depresyon tedavisinde aşağıdakileri yapmayı amaçlar:
Olumsuz düşünceleri ve inançları belirleme: BDT, kişinin olumsuz düşüncelerini ve inançlarını belirlemesine yardımcı olur. Bu düşünceler ve inançlar, depresyon belirtilerine katkıda bulunabilir.
Olumsuz düşünceleri ve inançları daha gerçekçi düşüncelerle değiştirme: Majör depresyon karşısında bilişsel davranışçı ekol, kişinin olumsuz düşüncelerini ve inançlarını daha gerçekçi düşüncelerle değiştirmesine yardımcı olur. Bu, depresyon belirtilerini hafifletmeye yardımcı olabilir.
Kişinin kendine zarar verici davranışlarını değiştirme: Bilişsel davranışsal terapi, majör depresyon belirtileri arasında bulunan kişinin kendine zarar verici davranışlarını değiştirmesine yardımcı olur. Bu, majör depresyon belirtilerini hafifletmeye ve kişinin yaşam kalitesini iyileştirmeye yardımcı olabilir.
Bir kişi, “Ben değersizim” gibi olumsuz düşüncelere sahip olabilir. BDT, bu kişinin bu düşüncelerin daha gerçekçi olmadığını fark etmesine yardımcı olabilir. Örneğin, kişi şunu fark edebilir: “Ben gerçekten değersiz değilim. İyi bir insan olduğumu ve değerli olduğumu gösteren birçok şey var.” Bir kişi, sosyal etkinliklerden kaçınabilir.
BDT, bu kişinin sosyal etkinliklere katılmaktan korktuğunu fark etmesine yardımcı olabilir. Örneğin, kişi şunu fark edebilir: “Sosyal etkinliklere katılmaktan korkuyorum çünkü reddedileceğimden korkuyorum.” BDT, bu kişinin bu korkuyu yenmesine yardımcı olabilir. Eğer siz de majör depresyon tedavisi almak istiyorsanız benden bilişsel davranışçı ekolde yardım alabilirsiniz.